Kolaylıkla Yaratmak

 

Nilofer : Başka bir dinleyici şöyle yazmıştı: Son birkaç aydır çok fazla Access yapıyorum ve hayat çok daha kolay ve kapsamlı hale geldi ama yaratmak istediğim şeye odaklanırsam hiçbir şey yapmıyorum.

Michelle : Evet burası kesinlikle insanların çok fazla POC & POD yaptıklarında ulaştıkları bir alan. Gary bile kanepede hiçbir şey yapmadan oturduğu zamandan bahsediyor ve bu tam olarak ne yaratmak istediğinizi seçip onu yapmaya başlamanız gereken zamandır. Orada kanepeye uzanıp kahve yapacağımı düşünmek ve aslında kalkıp kahve yapmak kadar küçük bir şeyle başlayabilir. Bu, bir şey yaratmayı ve onu yapmayı ya da o olmayı seçme alışkanlığını kazanmakla ilgilidir. Seçimlerden kasıtlı olarak yaratmaya başladığınızda, bu seçimi genişletmeye başlayabilirsiniz.



Başta bahsettiğim listeye geri dönelim. Hayatınızda olmasını istediğiniz şeylerin bir listesini, gitmek istediğiniz yerlerin bir listesini, olmak istediğiniz enerjilerin bir listesini, etrafınızda olmasını istediğiniz insan türlerinin bir listesini yazın. Listeyi ".... istiyorum" listesi şeklinde değil, "Hayatımda daha eğlenceli insanların olması için ne gerekirdi? Hayatımda seksi bir erkeğe sahip olmak benim için ne gerektirir?”  gibi bir soru şeklinde yazın. (kocam az önce yanından geçti. Bundan daha iyi nasıl olur?).

Sıkışmış Durumdan Çıkmak

 

Nilofer İşte dinleyicilerimden birinden gelen bir soru. Katkınız için teşekkür ederim, bedenim aniden şişiyor ve birkaç saat sonra aniden normale dönüyor. Genellikle bir arkadaşımla kavga ettiğimde oluyor, peki bu nedir, bununla ne yapacağım ve nasıl değiştirebilirim?

Michelle : Harika. Bedeninizin ne kadar harika olduğunu, böyle bir anda değişebileceğini kabul etmeye istekli misiniz? Peki ya bunu kendi zararınıza değil, avantajınıza kullanmaya başlarsanız? Bedeninizin balon gibi şişmesiyle birlikte sormanızı tavsiye edeceğim iki önemli soru var.



Birincisi “bu kime ait?” Bu, Access Consciousness'ın en temel araçlarından biridir ve Gary Douglas (Access Consciousness'ın kurucusu) bize düşüncelerimizin, duygularımızın ve hislerimizin %99'unun aslında bize ait olmadığını söyler. Onlar sadece insanlara değil, aynı zamanda yeryüzüne ve evrene de aittirler. Bu aracı kullanma şeklimiz, ortaya çıkan şeyin enerjisini almak (bedeninizin balonlaşması gibi) ve şunu sormaktır: Peki gerçek, bu bana mı, başka birine mi, yoksa başka bir şeye mi ait? Hangisi size en hafif ve en geniş geliyorsa, siz ve bedeniniz için doğru olan odur.

Sıkışmış Olanı Değiştirme


 

Nilofer : Tanıdığım birçok insan teknolojiden nefret ediyor ve hatta teknolojiyle titreşimsel olarak uyumlu olduğundan bahseden başkaları da var. Teknolojiyi seven insanlardan birisin değil mi Michelle?

Michelle : Teknik konularda her zaman bir yeteneğim olmuştur. 13 yaşımdayken teknoloji konusunda biraz farklı olduğumu fark ettim (Windows bile var olmadan önce - benden biraz daha genç olanlar Windows'un var olmadığı bir zaman olduğunu bilmiyor olabilir ama bu doğru - gülüyor) ve o günlerde, dizini değiştirmek için CD'ye ve dizin oluşturmak için MD'ye yazdığınız MS-DOS denen bir şey kullanıyorduk, hiç resim yoktu, sürükleyip bırakma yoktu ve ben kendi bilgilerimi öğretmeye çalıştım. 




Annem onu nasıl kullanacağını ve bir türlü elde edemiyordu, bu onun realitesinden o kadar uzaktı ki, ne kadar çabalarsam çabalasın onu elde edemiyordu. Ben de “farklı olan ben miyim yoksa o mu diye sordum?” ve onun ben olduğumun farkına vardım. Lise eğitimimin sonunda aslında bilgisayar çalışmaları dersini veriyordum öğretmenimiz dönemimizin dekanıydı ve çoğu zaman bu tür şeylerle uğraşmıyordu ve sınıfta ders vermem için beni bırakıyordu çünkü teknoloji konusunda o yeteneğe ve kabiliyete sahiptim.

Seni satın alırsam, bana para kazandıracak mısın?

 

 Soru: Hayatımda ve yaşantımda gelir, zenginlik, bereket yaratmayla ilgili form yok, yapı yok ve anlam yok örneğini verebilir misiniz?

Gary: Birinin bana bir fırsat vermesi ve farkındalığıma güvenmeye istekli olmam ve şöyle bir soru sormam buna bir örnek olabilir: 

"Seni satın alırsam, bana para kazandıracak mısın?" 

Ayrıca şunu da sorabilirsiniz:

Hayatımda zenginlik, para ve bolluk yaratmak için ne gerekirdi?

Hangi formu, yapıyı ve anlamı ona sahip olamayacak kadar önemli kıldım?




Bu proses size zenginlik, para ve bolluk yaratmaya istekli olmadığınız yerleri gösterecek.

Soru: "Hiçbir biçim, yapı, anlam yok anlamı hiçbir şeydir." dediniz, yani bu, kendi tarzımda yaratıp üretebileceğim ve bu realitenin tüm yasalarının geçerli olmadığı anlamına mı geliyor?

Toplam Özgürlüğün On Anahtarı

  

Gary: Eğer bir yapı varsa ve onunla iletişim kurabiliyorsanız, o zaman onun hiçbir önemi yoktur. Başkası için olmasa da sizin için biçimi şekillendirilebilir veya değişebilir.

Karşılaştığımız şeylerden biri zorunluluk fikridir. Bir şeyin zorunluluk olduğuna karar verdiğinizde başka seçeneğiniz yoktur. Ve hiçbir seçenek yaratmadığınızda genellikle sinirlenirsiniz. Herkes bu öfkeyi alıyor ve onunla farklı bir şey yapıyor. Bazı insanlar bedenlerinde daha fazla yağ hücresi oluşturur. Bazı insanlar kendilerini kafalarında yavaşlatırlar. Bazı insanlar kendilerini sert ve katı yaparlar. Zorunluluk bedenimizde dev bir kilitlenme haline gelir. Bazı insanlar kendilerini duygusal sepet vakaları haline getirirler.



Her şey başka seçeneği olmadığını düşündükleri yerlerle ilgili, bu da bunun bir seçim değil bir zorunluluk olduğu fikrinden geliyor. Seçimden hareket etmeyi ve sahip olduğunuz seçeneğin farkına varmayı öğrenmelisiniz.

Biçim, yapı ve anlam yaparken, seçimin olmadığı bir evrende oturuyorsunuz. "Bu zorunlu. Olması gereken bu. Yapmam gereken bu." diyorsunuz.

Bir şeyleri halletmek

 

İnsanlar bir şeyleri halletme konusunda sorun yaşadığında bu neredeyse her zaman stratejilerinin çok fazla gereksiz ayrıntı ile dolu olmasından kaynaklanır. Çok fazla adım ya da çok fazla içsel diyalog söz konusu olduğunda kendinizle çok fazla mücadeleye girişirsiniz. Göreceli olarak basit işler yaparken bile tüm bu aşırı duygulara sahip olursunuz.

Tabii ki eğer karmaşık bir şey yapacaksanız karmaşık bir stratejiye sahip olmak gerçekten kolaylık sağlar ama basit bir şey yapacaksanız stratejinizin aynı şekilde basit olması gerekir.

Bunun nasıl yapılabileceğini anlamak için tembel insanlara bakmak yararlı olabilir. Tembel insanlar asla yapmaları gerekenden fazlasını yapmazlar. Tembel insanlar işleri kendileri için kolaylaştırırlar.

Ben temel olarak oldukça tembel biriyim, bu yüzden basitliğin değerini anlıyorum. Birçok şeyi kolay yoldan yapıyorum. Gözlüklerimden birini bilgisayarımın üzerinde bırakıyorum, böylece çalışmak için bilgisayarın başına oturduğumda, 'Hay aksi, gözlüğümü unutmuşum,' diyerek kalkıp onları aramak zorunda kalmıyorum. Ucuz, herhangi bir eczaneden aldığım on dolarlık bu gözlük beni günde 95 kere yerimden kalkmaktan kurtarıyor.

Başarıya giden adımlar

 

Geliştirdiğim ilk tekniklerden biri Görsel Ezme tekniğiydi. Bu teknik mevcut durumla arzu edilen durum arasındaki boşluğu doldurmak ve arzu edilen tarafa doğru hareket sağlamak için enerji ve heves oluşturmak için tasarlanmıştı.

Bu tekniği hedef belirleme, planlama ve motivasyona yönelik diğer tüm yöntemlerden ayıran şey onun sizde yapay bir iyilik hali değil, siz belli ve yapılabilir adımları takip ederken güçlü, pozitif duygular uyandırmasıdır.






Etkin bir planlama ile birlikte Görsel Ezme tekniği yönünüzü belirleme ve alınacak kilit aksiyonları tespit etme konusunda yararlı bir araçtır.

 

UYGULAMA: Görsel Ezme

1.   Şu anda olduğunuz hali (mevcut durumunuzu) tüm güçlüklerle yansıtan canlı ve ayrıntılı bir temsilinizi oluşturun.

Geçmişten uzaklaşmak

 

İnsanlar geçmişle ilgili çok fazla endişe duydukları için ben onu dikkate almayı neredeyse tamamen bıraktım. İnsanlara zorluklarla başa çıkmaları konusunda yardımcı olurken onları genellikle sadece boşaltıyorum ve o görüntülerin yerine insanların güçlü bir çekim hissettikleri şeyleri koyuyorum.

İnsanların ya olumsuz deneyimlerden kaçmaya ya da olumlu şeylere yaklaşmaya doğru motive edilebildikleri genellikle söylenen bir şeydir. Ben insanların arzularını, umutlarını ve hayallerini daha belirgin bir hale getirerek ve böylece onları gerçekten karşı konulamaz bir hale getirerek bunu yapıyorum.

Eğer zorlantılar söz konusuysa onları sanki yolda bir tomar para gördüklerinde nasıl o parayı alacaklarsa gitmek istedikleri yönde de aynı şekilde ilerlemeye kendilerini mecbur hissetmelerini istiyorum. Parayı gördüklerinde beyin, ‘O paraların nerelerde dolandığını bilmiyorsun. Üzeri mikrop dolu olabilir' diye düşünmez. Gidip onu almaya yönelir.



İnsanların yapmaya değer buldukları şeyler konusunda kafalarında oluşan fikirlere karşı da aynı hızda yanıt verebilmeleri gerekiyor. Bu şeyler ilişkilere değer vermek, çocuklara onları sevdiğini söylemek, gidip çalışmak istedikleri işleri bulmak olabilir. İnsanların önemli ve ödüllendirici şeyleri fark etmeleri ve onlara odaklanmaları gerekiyor, hayatta korkunç ve kötü olan şeylere değil.

Seçimi Anlamak

 

İnsanlara hayatlarını daha iyi bir hale getirmeleri konusunda yardım etmek için kullandığım yaklaşımlardan biri onları bir ışık transı içine sokmak, onlar için iyi duygular yaratmak ve sonra onları kendilerini farklı bir şekilde davranırken görebilecekleri bir tarafa doğru yöneltmektir. Herkes belli bir dereceye kadar farklı şekilde davranmayı öğrenebilir. Ve herkes iyi duygular yaratmayı öğrenebilir. Öncelikle bunun nasıl bir şey olacağını bilmeleri gerekiyor, ancak o zaman bunu kendileri için nasıl yapacaklarını planlayabilirler.







Planlama tabii ki biraz zaman alır ama bu yerinde harcanmış bir zamandır. Birçok insan bunu zaten yaptığına göre (anksiyete sahibi birinin market alışverişine gittiğinde bir atak yaşamayı planlamadığını mı düşünüyorsunuz ya da saplantılı zorlantılı davranış bozukluğuna sahip birinin günün belli zamanlarında zorlantılı bir şekilde davranmayı planlamadığını mı sanıyorsunuz?) bunu doğru dürüst bir şekilde yapabilir, istediğiniz sonuçları alacağınıza emin olabilirsiniz.

İlk adım her zaman seçenekler inşa etmektir. Bu 'doğru seçimi' ya da 'doğru şeyi' yapıp sonrasında bunun size kendinizi iyi hissettirmesini umut etmekle aynı şey değildir. Bu birçok öz gelişim programının temelidir. Ve aynı zamanda bir hayal kırıklığı formülüdür. Bunun nedeni çok basittir: Biz genellikle ne yapmamız gerektiğini, nasıl hissetmemiz gerektiğini biliriz ve bunu yapmamak bize kendimizi feci hissettirir.

Daha Fazla Para Kazanmak


Herkes bana daha fazla para kazanmak islediğini söylüyor. Karşılaştığım en zengin insanlar bile daha fazla para kazanmak istiyor. Bunun basit bir yanıtı yok çünkü bu sizin nerede olduğunuzla ve ne yaptığınızla ilgili olan bir konudur. Emin olduğum tek kural eğer saat üzerinden para kazanıyorsanız daha fazla para kazanmanın tek yolunun daha uzun saatler çalışmak olduğudur.

Kendi kaynaklarınızı ele alıp onları bir şekilde yatırıma dönüştürmenin bir yolunu bulmak zorundasınız. Bazıları parayı borsaya yatırır ama bunun için borsayı bilmeniz ve içine para yatırmadan önce kâğıt üzerinde oynamanız gerekir. Bazı insanlar eski evleri satın alıp tamir ederler, ben eskiden bunu yapardım. Eski, ucuz binaları satın alıp onları yenileyip, yeni bir oda ekleyip badana yapar, bahçeyi düzenler ve sonra belli bir karla satardım. Müteahhit arkadaşlarım olduğu ve süreci anladığım için buradan para kazanmam mümkün olmuştu. Ama bunu yaparak para da kaybedebilirsiniz.

İnsanların, hatta milyarderlerin bile yaptığı büyük bir hata şudur, bu insanlar belli bir konuda uzmanlaşarak bir servet kazanmışken birisi çıkıp gelir ve onlara farklı, daha önceden herhangi bir deneyime sahip olmadıkları bir iş fırsatından söz eder ve onlar da bunun üzerine atlarlar. Kendi uzmanlık alanlarında sahip oldukları uzun süreli ve kişisel deneyimlerine dayalı olarak hareket etmek yerine başka birine güvenirler. Buradaki sorun şudur, bunu yaptıklarında bir şeyin doğru karar olup olmadığına karar verebilecekleri bir referans noktasına sahip değillerdir. Çok miktarda para kaybetme riskini almış olurlar.

İyi Sorular Sormak

 

Bir kişinin değişimine fiziksel olarak değil sözlü olarak yardımcı olabileceğiniz fikrinin kendisi umut vaat eden bir anlayıştır. Fakat problemlerinize içgörü kazandırmak fikri herhangi bir işe yaramaz.

Yıllar boyunca insanlar hem psikolojik, hem de fiziksel yaklaşımlar kullandılar. İnsanları iyi davranışları için ödüllendirip kötü davranışları negatif şekilde kuvvetlendirdikleri hedef yanıtı koşullandırma gibi yöntemler denediler. Sigara içenlere bir sigara verip sonra onları şiddetli bir şoka maruz bıraktılar. Ama buradaki problem şudur, sigara içen insanların çoğu bunun sağlıkları açısından kötü olduğunun farkındadır. Neden sigara içmeye başladıklarının bile farkında olabilirler, sebep arkadaşlarına hava atmak, fazla yemek yememek, endişelerden kurtulmak gibi bir şey olabilir ancak insanlar neden sigara içtiklerini bilseler de bu onları durdurmaz.





Birçok insan korkulara sahip olma nedenlerini de bilmektedir. Korkularını çok iyi anlayan bir danışanım vardı. Genç bir kızken sadece bir kişinin değil, bir grup insanın saldırısına uğramış, şiddet görmüş ve tecavüze uğramış, bu yüzden de başka insanlara karşı bir korku geliştirmişti. Dışarı çıkmaya korkuyordu. Aslında neredeyse her şeyden korkuyordu. Kendisine terapi ve ilaç tedavisi uygulayan bir psikiyatriste gitmişti. Evet, Valium kullanıyor olması onu rahatlatan bir şeydi ama eroin bağımlılarının uyuşturucu alması da onları rahatlatır ancak gerçek sorunu çözmez.

Bereket Yasası

 

Birkaç yıl önce babamı ziyarete gittiğimde bana "Oğlum işler nasıl gidiyor?" diye sordu.

Ben de şöyle cevap verdim: "Ofisimi genişlettim, bu yüzden inşaat masraflarını ve vergileri ödemek zorunda kaldım ve şu anda sermayem kısıtlı. Eşim ve kendim için elmas yüzükler ve ayrıca yeni bir araba aldım. Ve Hawaii'ye tatile gittik ve yeni bir ev aldık.”





"Bir sürü şey oluyor ve sanki hepsi bir anda oluyormuş gibi görünüyor. Bütün bu harcamalardan dolayı her zamanki kadar paramız yok, bunalmış durumdayım, diş etlerim kanıyor ve dişlerimde gözlerim kaşınıyor; her parçam stresli.” Bana baktı ve kıkırdadı, "Oğlum, bu stres değil. Bu bir nimettir!"

"Ne demek istiyorsun?" Cevap verdim.

Şöyle açıkladı, "John, senin kısa sürede başardıkların benim 30 yılda başardıklarımın çok ötesinde. Annen ve ben hiç Hawaii'ye gitmedik. Hala elmas yüzüklerimiz yok; sadece basit altın bantlar. Sende bizden daha fazla elmas var. Bu arada, ofisini genişletme fikri inanılmaz. Ekstra vergiler falan... bunu bir lütuf olarak düşün, çünkü bu biraz para kazandığın anlamına geliyor."

Kalite Soruları Kanunu

 

Aşağıdaki sorular  arasındaki farka dikkat edin:

1. "Seyahat etmeyi ve yurt dışına, belki de Asya'ya gitmeyi çok isterdim ama bunun bedelini nasıl ödeyebilirim?"

2. "Asya'ya gitmeyi çok isterim. Oraya nasıl gidip para alabilirim?"

Her seçeneğin farklı bir sonuca yol açtığı açıktır çünkü hayatınız, sorularınızın kalitesine göre hareket eder. Aynı şekilde, "Faturalarımı nasıl ödeyeceğim? Bunu nasıl karşılayacağım?" Kendinizi belirttiğiniz sonuçlarla sınırlandıracaksınız: faturaları ödemek ve bir şeyleri karşılayabilmek. Ama eğer "Tam olarak sevdiğim şeyi yapmak için nasıl para alacağım?" diye sorarsanız. Tamamen farklı bir şey elde edeceksiniz: eğlendiğiniz için maddi ödüller.




Bu bölüm size hayatınızda kullanabileceğiniz harika sorular sunuyor. Bunları uzun yıllardır kendime sorduğum için işinize yarayacağını biliyorum ve tekrar tekrar çalışmanızı tavsiye ediyorum.

GERÇEKLEŞME: YARATILIŞ PLANI

 

"Eğer Tanrı 'ya inanıyorsanız onunla birlikte çalışın, inanmıyorsanız kendiniz Tanrı olum ' — Sri Nisargadatta Maharaj

Bu dünyada bir amacınız var. Ruhunuzun sesini dinlediğinizde o amacınız berraklaşır. Kuantum Çökme İşlemi'ni her tamamladığınızda içinizdeki kişilikleri yok eder, gerçek benliğinizi güçlendirirsiniz.






Hiç, bir seminere katılıp birçok yeni yetenek edindiğiniz oldu mu? Peki, orada öğrendiklerinizin ne kadarını uyguladınız? Bildikleriniz ve uyguladıklarınız her zaman eşit değildir. Amacınıza ulaşmak' için gereken her şeyi öğrenebilirsiniz fakat nedenleriniz yeterince büyük değilse, gerekeni yapmak için harekete geçmezsiniz. Nedeniniz yeterince büyükse bir şeyler öğrenince hemen onu uygulamaya başlarsınız. Yani anlamlı bir nedeniniz yoksa pek bir şey başaramazsınız.

İnsanlar bana, "John, 29 sene boyunca hedefine nasıl odaklanabildin?” diye sorarlar. Onlara "Sebebim çok büyük olduğu için bunu başarabildim” derim. Bizi motive edip yolumuza devam etmemizi sağlayan şey budur. 

Özgün Liderinizi Açığa Çıkarmak

 


Eğer liderlik potansiyelinizi görmezden gelirseniz sunabileceğiniz büyük hizmetten ve gerçekleştireceğiniz başarılardan kendinizi alıkoyarsınız.

Bir lider olmaktansa bir takipçi olursunuz

Kendinizi başkalarından daha değersiz görürsünüz ve sosyal etkiniz azalır.

Başkalarına bağımlı hale gelir ve onların gölgesinde yaşarsınız.

Bir miras bırakma ihtimaliniz azalır.



Dünyada büyük fark yaratma imkânını kendinize tanımamış olursunuz

Misyonunuz konusunda net olamazsınız.